"Rutin Olmayan Problemler" ya da "Yeni Nesil Sorular" Hangisi daha kolay?

Son yıllarda yapılan üniversite ve liselere giriş sınavlarındaki matematik sorularının "uzun metinler" içermesi öğrencilere ürkütücü geliyor.

Bu durum "yeni nesil sorular" ya da "rutin olmayan problemler" diye de adlandırılıyor ve öğrencilerimizin önünde aşılması gereken yeni bir engel olarak sunuluyor.

Elbette ki, "okumak" ve "okuduğunu anlamak" konusundaki toplumsal zaafımız ile bir araya gelince ürkütücü bir tablo çıkıyor. Ancak, dünyanın matematik öğrenmekten anladığı noktaya biz ülke olarak yeni gelmeye çalıştığımız için bu sorunla karşı karşıyayız.

Yeni nesil soruların, eski nesil diye tabir edilen ve çoğunlukla hazır prosedürleri uygulamak sayesinde ne kadar karmaşık olursa olsun çözülebilen sorulara göre daha kolay olduğu kanaatimi açıklamak istiyorum.

Artık, matematik soruları bir bağlamın içindeki kavramı farketmeyi gerektiriyor. En basit rasyonel işlemleri bile önce bir bağlamın içinden anlamak gerekiyor.

Peki! neden yeni nesil sorular daha kolay?

Tabii ki, alışılmadık bir durum olmasından dolayı daha zor ama bağlamı çözdüğünüzde karşılaştığınız matematiksel durum (işlem, denklem vb.) eski nesil sorularda karşılaşılan matematiksel duruma göre çok daha kolay.

Söz gelimi; eski nesil bir geometri sorusunda nereden dik ya da paralel çizeceğim? hangi şekiller arasında benzerlik arayacağım? hangi açı ilişkilerini kullanacağım? sorularından birine ya da birkaçına cevap vermek zorundayken, yeni nesil sorularda bir çiftçinin geometrik bir şekle benzeyen tarlası ile ilgili ne sorulduğunu anladığınız anda çözüm bulmanız gereken geometrik ilişkiler çok daha basit olabiliyor.

Ya da bir bakteri populasyonunun büyüme hızı ile ilgili denklemi/işlemi doğru kurguladığınızda, eski nesil bir denklem/işlem sorusuna göre çok daha basit bir denklem/işlem ile karşılaşabiliyorsunuz.

Peki, bu durum bize ne söylüyor? Artık öğrencilerimiz matematik kavramlarına ait çeşitli standart prosedürlerini öğrenmeye ayırdığı süreyi, daha çok okumaya, kavramı bağlamı içinde anlamaya, kavramı yapılandırmaya ayırmalılar.

Aynı fikirde olmayan var mı?